Hayat'a dair bilgiler

Günlük yaşamımızda lazım olabilecek güncel bilgi ve içerik

Alerji nedir?

Allerji kişilerin aslında zararlı olmadıkları halde bazı maddelere karşı aşırı reaksiyon göstermesidir.Bizi zararlı organizmalara karşı koruyan bağışıklık sistemimiz görevleri istilacıları (antijenleri) zararsız hale getirmek olan vücut savunmacılarını (antikorlar) üretir.

Normalde vücudumuzu koruyan bağışıklık sistemi bazı insanlarda zararlı olmayan birtakım maddelere de aşırı yanıt verir. Bu reaksiyonlara aşırı duyarlılık ya da allerji adı verilir.

Allerjik reaksiyona yol açan antijene de allerjen adı verilir.Allerjik reaksiyonlar tek tip değildir, birçok yolla ortaya çıkarlar, vücudun değişik bölümlerinde meydana gelebilirler ve çeşitli şiddette olabilirler.

Anne Sütü Azlığı

Anne sütünü artırmak için bol bol sulu gıdalar yemek, üzüntülerden sıyrılıp bir süre dinlenmek faydalıdır.

Bebeklerin alması gereken tüm besinleri içeren, onları bulaşıcı hastalıklara karşı koruyan ve bağışıklık sisteminin güçlü olmasını sağlayan anne sütünün artırılması için bir dizi önerilerde bulunuluyor.

İlk 4-6 ayda anne sütü, bebek için gerekli tüm besinleri içeriyor. Bu süre içinde anne sütüyle beraberinde başka bir gıda verilmesinin gereksiz olduğu belirtiliyor.

Arı sokması

Arılar, kuyruk uçlarındaki iğneleri ile sokarlar. Bazı arıların iğneleri soktukları yerde kalır. Bu iğneler eğik olduklarından deriden çıkmazlar. Bir defa sokan arı ölür. İğnesini deriden çıkarabilen arı türleri de vardır. Bunlar defalarca iğnelerini kullanırlar. Özellikle yabancı arılar böyledir.

Zehirleri formik asit içerir.
Arı, zehirini damara direkt olarak vermişse genel zehirlenme belirtileri ve kolaps daha çabuk gelişir. Kalp ve böbrek hastaları da arı sokmalarına karşı hassastırlar. Arı ağız içinden sokarsa ödem yaparak asfeksiye yol açar.
Yaban arıları, bal arılarından daha tehlikelidir. Aşırı duyarlılık sonucu şok gelişimine ve ölüme sebep olabilir.

BELİRTİLER

Örümcek ağı interneti yeniden inşa edecek

Bilim insanları, çelikten daha sert olan, aynı zamanda sahip olduğu esneklik sayesinde birçok şekle girebilen örümcek ağının en büyük özelliğini ortaya çıkardı. Bu keşif internetin geleceği için de ilham kaynağı oldu.

Nature dergisinde bugün yayımlanan araştırmaya göre, örümcek ağı sadece sert değil, aynı zamanda “akıllı.” Öyle ki, gelecekte elektrik şebekeleri ve internetin örümcek ağı temel alınarak oluşturulması söz konusu.

Massachusetts Teknoloji Enstitüsü (MIT) akademisyeni Markus Buehler ve ekibi, Avrupa’da yaşayan bahçe örümceği Araneus diadematus’un üzerinde bilgisayar modellerini kullanarak yaptıkları araştırmada, örümcek ağlarının farklı gerilme seviyelerine değişik tepkiler verdiğini tespit etti.

Son on yıldır hiçbir şeyi unutmuyor

İngiliz Aurelien Hayman, 'hyperthymesia' diye adlandırılan, yapılan her şeyi hatırlama sendromundan muzdarip.

Aurelien Hayman isimli 20 yaşındaki İngiliz, dünyada sadece 20 kişide görülen 'hyperthymesia' sendromu hastası.

Hayman, bu sendrom yüzünden son on yıldır hiçbir şeyi unutmuyor, herşeyi en ince ayrıntısına kadar hatırlıyor.

Hayman, herhangi bir tarihte sadece ne yaptığını değil, ne yediğini, ne giydiğini, kiminle ne muhabbet ettiğini ve dahası o günün haberlerinde ne sunulduğunu, hava durumunun nasıl olduğunu bile hatırlıyor.

14 yaşına geldiğinde geriye dönük her şeyi rahatlıkla hatırlayabildiğini fark eden Hayman, "Eskiye dönük bir şeyi hatırlamak, dopdolu bir dolaptan istediğini bir anda bulmak gibi bir şey. Farkında olmadan hatıralarım kodlanıyor" diye konuştu.

Asus üst seviye akıllı telefon olan PadFone 2'yi duyurdu

Son dönemde ultrabook atılımı ile dikkat çeken ve dizüstü bilgisayar pazarında agresif bir büyüme içerisinde olan Asus, akıllı cihaz pazarına da uzak kalmak istemiyor. Tablet bilgisayar üretiminde Android dünyasına yön veren üreticilerden biri olan şirket, yeni telefonu PadFone 2'yi resmi olarak duyurdu ve yılların cep telefonu üreticilerine meydan okumaya başladı.

Ailede Geçimsizlik ve Cinsellik

Aile geçimsizliğinin bir nedeni de cinsel mutsuzluktan kaynaklanmaktadır. Toplumumuzda
kadınlar ve erkekler cinsel yaşam konusunda birbirlerinden sürekli yakınıyorlar. Dünyanın en
zevkli işi bir kabusa dönüşüyor, soğuk kadın, iktidarsız erkek suçlamaları her iki tarafta da ne
zevk ne istek bırakıyor. Bir çözüm yolu bulunamıyor, cinselliğin keyfini iki cins bir arada
yaşayamıyor, karı kocanın ikisi de yaptıklarından tam anlamıyla zevk alamıyor.

Bir çift arasında kavgaya, anlaşmazlığa neden olan cinsel uyumsuzluğa giden olaylar, bir
zincirin halkalarını oluşturuyor. Eskiden bu sorunlar üzerine pek inilmiyordu. Bugün şiddetli
geçimsizlik nedeniyle ayrılanların sayısının artmış olması ve gerçek nedenin cinsel sorunlar
olması, toplumumuzda bu konulara yapıcı bir şekilde değinmek gerektiğini göstermektedir. Bu
sorunlar, çiftlerin birbirlerini tanımamasından, cinsellikle ilgili sorunlarını, korkularını ve

İnfertilite (Kısırlık) Nedir?

Fertil olan, yani gebelik oluşturma potansiyeli olan bir çiftin korunmasız bir adet döngüsünde yeterli sayıda ilişkide bulunması durumunda kadının gebe kalma şansı yanlızca yaklaşık %20-25'tir. Böylece gebeliği planlayan bir çiftin bunu 4-5 ayda başarması gerekir. Ancak elbette her kadında bu süre içerisinde gebelik oluşmaz. Böyle bir durumda en muhtemel etken bu çiftte bir problem olması değil, çiftin bu %20-25'lik şansı yakalayamama "şansızlıklarıdır". Çift deneme süresini artırdığında muhtemelen gebelik oluşacaktır.

Eşler Arasındaki İlişki

Sağlıklı bir aile kurmak istiyorsanız karı-koca ilişkisini sağlıklı bir zemine oturtunuz.Sağlıklı bir ailenin temeli karı-koca arasındaki sağlıklı ilişkiyle mümkündür. Çocukların gelişmesi için gerekli olan sağlıklı sosyal yapı ancak böyle bir ailede ortaya çıkar. Sağlıklı ilişki içine giren tarafların ilk uyması gereken kural karşılıklı birbirlerini değerli görmek ve kabullenmek, bununla birlikte iletişim ve etkileşim kanallarını sonuna kadar açık bulundurmaktır.

Kendi prensip, ilke ve ihtiyaçlarınızla ailenin prensip, ilke ve ihtiyaçları arasında makul bir denge kurunuz.Ne şahsiyetinizi aile adına feda ediniz, ne de aileyi zedeleyecek kadar bencilce bir tavır sergileyiniz. Bunun için de;

a. Uzun vadeli ve kalıcı mutlulukları, kısa vadeli ve geçici mutluluklara feda etmeyiniz.

b. Aileyi oluşturan bireyler olarak, kendi tavır, davranış ve düşüncelerinizden kendinizi sorumlu tutunuz.

c. Aile içerisinde doğru bildiklerinizi doğru bir üslupla ve doğru zamanı kollayarak söyleyiniz.

d. Ailedeki manevi atmosferi zenginleştirmeyi bencilce istek ve arzulardan önde tutunuz. Bunun verdiği iç huzuru ve dinginliği çok geçmeden tüm aile fertlerinin farkettiğini hayretle göreceksiniz.

Doğum kontrol haplarının 50 yıllık geçmişi

Bundan tam 50 yıl önce doğum kontrol hapını ilk onaylandığında, ilgilenen bir milyondan fazla kadının tek seçeneği vardı...

FDA, 23 Haziran 1960’da doğum kontrol hapını ilk defa onayladı. Adı Enovid olan hap oldukça güçlüydü. Yumurtlamayı önleyerek hamileliğin önüne geçmek için yüksek dozlarda hormonlar içeriyordu.

İki yıl içinde Enovid’in üreticisi, kan pıhtılaşması şikayetleriyle boğuşmaya başladı. 1966’da, kan pıhtılaşması, şeker ve kanserle ilgili kamunun kaygısı yüzünden FDA daha düşük dozlu haplara yeşil ışık yaktı.

Şimdi, 50 yıl sonra, doğum kontrol haplarında baştakilere göre onda bir ile beşte bir arasında daha az hormon var. Columbia Tıp Merkezinden Dr. Janice Aubey; “Çok güvenli ve etkili bir doğum kontrol yöntemi” diyor.

Doğum kontrol hapları hakkında 10 önemli gerçek

Her gün aynı saatte kullanın

1. Eğer hapı her gün aynı saatte kullanırsanız, hamile kalma olasılığınız yüzde 0.1 gibi bir orana denktir. Bu, hap kullanan 100 kadından birinin bile hamile kalma riski olmaması anlamına gelir. Kadın doğum uzmanı Suzanne Merill- Nach´e göre, kaza sonucu oluşan hamileliği engellemenin en iyi yöntemi de doğum kontrol hapını düzenli olarak kullanmak.

Unuttuğunuz günü telafi edin

2. Adet döngünüzün herhangi bir noktasında doğum kontrol hapını almayı unutursanız hatırladığınız anda iki tane alın ki hamile kalma riskiniz aynı oranda engellensin. Eğer iki gün boyunca unutursanız hemen o gün iki, ertesi gün iki adet daha kullanın.

Kanaması daha ağrısız

3. New York Üniversitesi Tıp Fakültesi kadın doğum profesörü Steven R. Goldstein, hap kullanırken oluşan kanamanın adet kanaması değil geri çekilme kanaması olduğunu söylüyor. Bu kanama normal bir adet kanamasından daha kısa ve hafif atlatılıyor.

Kesinlikle şişmanlatmaz

4. Doğum kontrol hapı kullanan bazı kadınların 1.5 kilogram kadar su ağırlığı topladıkları doğru. Ancak incelenen 39 klinik vakada, hapların kilo artışına sebep olduğuna dair kanıt bulunamamış.

Jinekolojik Muayenede Sizi Neler Bekler?

Kadınlar hayatlarının belli dönemlerinde ya bir şikayetleri olduğu için, ya bir konu hakkında bilgi almak için ya da yıllık olağan muayenelerini yaptırmak için Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı'na başvururlar.

Daha önce jinekolojik muayene geçirmiş olanlar herhangi bir korku duymak için bir neden olmadığını bildiklerinden rahattırlar. Ancak ilk kez bir jinekoloji muayenesinden geçecek kadınlar haklı olarak korku ve merak duyabilirler. Bu korku yüzünden bir gece öncesinden uykusuz kalan ya da muayene olmayı sürekli erteleyen çok sayıda kadın vardır. Bu yazıyı okuduktan sonra muayene esnasında sizi neleri beklediğini öğrenecek ve daha az tedirginlik duyacaksınız.

Kızlık Zarı (Hymen)

Kızlık zarı veya diğer adı ile Hymen (Himen) bizim toplumumuzda da olduğu gibi sosyal yaşantıda önemli bir anlam taşımaktadır. Hymen aslında yunan mitolojisinde evlilik tanrısına verilen addır. Eski yunanda gerdek gecesi bu tanrıya adandığı için kızlık zarına Hymen denirdi. Toplumlarda tarihten bu yana saflığın ve el değmemişliğin sembolü olarak bilinen hymen ( himen diye de adlandırılır, kızlık zarı ) günümüzde gelişmiş ülkelerde gittikçe artık eski önemi ve anlamını kaybetmektedir. Bizim toplumumuzda en çok merak edilen ve doktora sorulan konulardan da biridir.

Kızlık zarı nerededir? Yapısı nasıldır?

Yirmilik dişler çekilmeli mi?

Çenede yeterli alan olmadığı durumlarda 20 yaş dişleri tam çıkamaz; gömük, ya da yarı gömük kalır. Diş yüzeye çıkamadığı için kişiye rahatsızlık verir, kimi durumlarda yüzde ani şişliklere veya çenelerin kilitlenmesine yol açar. Şiddetli ağrılar, görülür. Bu sebeplerle sorun yaratan 20'lik dişlerin mutlaka kontrol edilmesi ve diş hekiminin uygun görmesi halinde çekilmesi önemlidir. 20 yaş dişi için genç yaşlarda yapılan operasyonlar teknik bakımdan daha kolay olurken, iyileşme de daha kısa sürede olur. 20 yaş dişlerinin ağızda bırakılıp bırakılmaması konusu tartışmalıdır. Diş Hekimi Çağdaş Kışlaoğlu, 20 yaş dişi eğer doğru pozisyonda sürüyorsa ve çevre dokulara zarar vermiyorsa bu dişin yerinde kalmasında bir sakınca olmadığını söylüyor. Dr.

Ağız Kokusu Hastalık Habercisi

Diş Hekimi Doktor Burcu Çetinkaya, AA muhabirine yaptığı açıklamada, birçok sebepten dolayı meydana gelen ağız kokusunun (halitozis), hastalık olarak tanımlanmasa bile önemli hastalıkların habercisi olabildiğini söyledi.

Özellikle sinüs ve akciğer kaynaklı enfeksiyonlarda, şeker hastalığı (aseton kokusu gibi), böbrek yetmezliği (balık kokusu gibi), karaciğer yetmezliği gibi sistemik durumlarda ağız kokusunun görülebileceğini belirten Çetinkaya, uzmanlarca öncelikle ağız kokusunun nedeni araştırılarak ona göre tedavi yapılması gerektiğini vurguladı.

Çürük Diş Kalp Krizi Nedeni

Diş çürüğünün insanlarda kalp krizine bile yol açabileceği bildirildi.

Almanya'da yayımlanan Bild am Sonntag gazetesinde yer alan haberde, ''Kötü bir diş, birçok rahatsızlığın kaynağı olabilir. Kalbi, kasları ve bağışıklık sistemini zayıflatabilir'' denildi.

Hamburg kentindeki bir klinikte diş uzmanı olan Dr. Jürgen Reitz, Almanya'daki yetişkinlerin yüzde 45 ila 60'ında diş eti iltihabı bulunduğunu belirterek, bakterilerin çene kemiğine ve diş köklerine saldırdıklarını, bunun sonucunda dişlerin döküldüğünü, bağışıklık sisteminin de böylece zayıfladığını ifade etti.

Ağzımız neden kuruyor?

Tükürük salgısındaki azalma ağızda oldukça ciddi sorunların oluşmasına yol açabilmektedir. Diş Hekimi Aslı Ercanlı Ünal, ağız kuruluğunun farklı birçok sebebi olduğu belirtiyor ve ağız kuruluğunun belirtilerini, nasıl tedavi edilebileceğini ve alınacak önlemleri şöyle açıklıyor. Diş hekimi Ünal, ağız kuruluğunun nedenleri arasında yaşlılık, romatizmal hastalıklar, bağışıklık sistemi hasarı hormonal bozukluklar (şeker hastalığı), nörolojik bozukluklar gibi sistemik hastalıkların, kafein ve alkol tüketimi ve hamileliğin bulunduğunu belirtiyor.

Yen, deflasyon beklentisiyle düştü

Japonya'da yarın açıklanacak olan ve düşüşe işaret etmesi beklenen tüketici fiyatları verisi öncesinde yen, euro karşısında 16 ayın en düşüğüne geriledi.

Asya'nın 2. büyük ekonomisi Japonya'da tüketici fiyatlarının düştüğüne işaret etmesi beklenen yarınki verilerin, Japonya Başbakanı Shinzo Abe'nin nakit enjeksiyonlarını artırması için Japonya Merkez Bankası üzerindeki baskılarını artıracağı spekülasyonuna neden olması üzerine yen, euro karşısında 16 ayın en düşüğüne indir.

Arazi ve Arsa Yatırımı İçin Öneriler

Sabırlı Olun

Araziye yapılan yatırımın geri dönüşü birçok yatırım aracına göre daha uzun sürer. Diğer yatırım araçlarında olduğu gibi arazi fiyatları da genel ekonomik gidişata bağlı olarak dalgalanmalar gösterebilir. Ancak dalgalanmalar borsada ya da döviz piyasasında olduğu gibi kısa zaman aralıklarında gerçekleşmez. Bu nedenle yatırımcıların uzun süre beklemeye hazır olmaları gerekir, 5 ile 10 yıl sonu kar realizasyonu için satış düşünülebilir. Büyükçe bir arazi aldınız ise fiyatların yeterince yükseldiğini düşündüğünüz bir zamanda arazinizi ifraz ederek bir kısmını satıp yatırımınızı belirli ölçüde geri alabilirsiniz. Ancak, bekleme süresi içinde yatırımcının ödemesi gereken emlak vergisini de bütçesinin içinde düşünmesi gereklidir.

Lokasyon ve İmar Durmu Çok Önemli